23 Aralık 2013 Pazartesi

Diş kaşıma sanatı


3.5 aylık bebeğimin dişleri kaşınmaya başladı. Yeni keşfettiği ellerini her an ağzına getirme isteği de beraberinde geldi. Kendi elini alamadığı zamanlarda benim parmaklarım, elim, bazen yatağının çarşafı herşeyi ağzına getirmesi içten bile değil. Ben de başladım sağlıklı ve keyifli bir diş kaşıyıcı aramaya. Neyle mi karşılaştım dersiniz? Sophie.
Sophie the Giraffe yani Zürafa Sophie. Zaten görür görmez aşık oldum. Çocukluğumda buna bezer bir oyuncağım vardı. Derken bir de baktım ki Sophie 50 yaşını geçmiş. Meğer çok ünlü bir zürafaymış. Hollywood ünlülelerinin bebekleri zaten ünlü olan Sophie'yi daha da ünlü yapmış.
Ancak benim dikkatimi çeken bu olmadı. 50 yıl önce Fransa'da gözlerinin açan Sophie doğal kauçuk malzemeden yapılıyor. Bu da bebeğinizin en sağlıklı şekilde dişlerini kaşımasını sağlıyor. Üründe plastik ya da BPA içeren herhangi malzeme yok. Sophie'nin 18 cm'lik boyu bebeklerin onu kolayca kavramalarını ve ağızlarına götürmelerini sağlıyor. Sophie'nin kahverengi benekleri bebeğin dikkatini çekiyor ve el-göz koordinasyonunu sağlıyor. Sıkıca basıldığında çıkan ses ise bebeğin kulağına hitap ediyor. Böylece Sophie sırada bir diş kaşıyıcı olmaktan çıkıp çok fonksiyonlu bir oyuncağa dönüşüyor.
Fiyatı ise bir diş kaşıyıcının çok üstünde. Tam 59 lira. Ancak Sophie'nin sadece bir diş kaşıyıcı değil bebeğin uzun zamanlı oyuncağı olacağını düşünürseniz fena değil. Açıkçası ben olsam en az 10 yıl Sophie'yi elimden bırakmazdım:) Umarım kızım da sever. Sadece diş kaşıyıcı fonksiyonlu olan ürünü isterseniz onun fiyatı da 39 TL civarında.Sophie'yi Joker,D&R mağazaları ve annelütfen.com sitesinde bulabilirsiniz.

***
 
Tek seçenek Sophie değil tabi. O aralarında en ünlüsü.
Chicco'nun yine kauçuktan yapılan yıldız şeklindeki ürünü de var. Daha basit ve sade bir diş kaşıyıcı ancak özellikleri aynı. Bir kere doğal kauçuk yani sağlıklı malzemeden yapılıyor. Yumuşak kısımda bulunan steril su acıyı hafifletirken girintili çıkıntılı bölüm kaşıma ve ısırma hissini tatmin ediyor. Fiyatı ise 17-18 TL civarında. Chicco'yu her yerde bulmam mümkün.
***
 
Bir başka seçenek ise sulu ürünler. Bondigo'nun sulu diş kaşıyıcısı buna örnek. Sulu ürünler buzdolabında tutulup, bebeğin ağzına verildiğinde kısa süreli serinlik ve kaşıntıyı azaltma avantajına sahip. Ancak diş kaşıyıcı bebeğe verilirken çok soğuk olmamalı ve çok kısa süreli rahatlama sağlaması gibi dezavantajları da var. Bondigo sulu kaşıyıcıların fiyatı 6.5 TL civarında. Aynı özellikteki Chicco çilekli ya da elmalı sulu kaşıyıcılar ise 19.90 TL
****

Titreşimli ya da müzikli olan diş kaşıyıcılar da var. Ancak açıkçası ben bunları pek sevmedim, bebeğime vermeyi de tercih etmem. Yine de alternatif olsun isterseniz Bondigo'nun hem sulu hem müzükli ya da sulu ve titreşimli ürünleri alternatif olabilir. Fiyatları  15-20 TL arasında.

Bütçenize ve zevkinize göre karar verin. Ancak hangi ürünün alırsanız alın içinde BPA olmamasına ve doğal kauçuk malzemeden yapılmış olmasına özen gösterin.
 
 

1 Aralık 2013 Pazar

Bebekler de radyo dinler

 
İlk duyduğumda çok garip geldi: Bebekler için radyo. Nasıl yani? Bebekler ne anlar radyodan. Benim (annesinin) söylediklerimi bile anlamıyor. Bebek radyosunda ne olabilir ki? Tıkladım, dinledim ve kendimden utandım. Müzikler harika, ya klasik ya da rahatlatan türden. Herşeyin bir saati var. Bebeklerin düzeni sevmesinden esinlemişler anlaşılan. Müzik saati ayrı, ninni saati ayrı, hikaye saati ayrı. Hikayeler çok sakin bir tonda anlatılıyor, Bebekleri ya da çocukları yoracak türden değil. Üstelik bazıları çocukların ağzından. Süper!
Amaçları ise annelere biraz ara verdirmek. Bir kahve molası kadar da olsa klasik müzik çalarken bebeğinizi yalnız bırakmayı deneyin. Bazen işe yarıyor bazen yaramıyor:) Mottoları, kahve molası yaratır, yemeği karıştırmanıza izin verir. Anne olmadan önce yeni annelerin yemek yiyecek vakit bulamıyorum söylemini pek anlamazdım. Daha doğrusu abarttıklarını düşünürdüm. İşte şimdi başıma geldi. Hepinizden özür dilerim. Şimdi ben de bazı günlerde yemeği karıştıracak değil önüme annem tarafından konuşan hazır yemeği yiyecek kadar bile vakit bulamayabiliyorum.
Konumuza dönecek olursak. Radyo bebek başta kulağa çok işe yarar bir fikir gibi gelmiyor. Ama dinlemeye başladıktan sonra müptelası oluyorsunuz. Mesela ben saat 18.00'de klasik müziği bebeğimle birlikte dinliyorum.

Bazı hikayeleri çocuk gibi ben de merakla dinliyorum. Şimdilik kızım anlamıyor ve ilgi göstermiyor. Ama müzik seçimleri konusunda titiz ve başarılı olduklarını söyleyebilirim. Benim favorim Twinkle Twinkle Little Star:) İyi dinlemeler...

17 Kasım 2013 Pazar

Farklı kültürlerin bebekleri nasıl büyüyor?


Bugün kanallar arasında gezerken MovieSmart’ta ilginç bir filme rastladım. Belgesel demek daha doğru aslında. Önce adı ilgimi çekti: Bebekler. Daha sonra belgeseldeki kareler. Filmin başrollerinin sevimliliği de ilgi çekmeyecek gibi değil. Namibyalı Ponijao, Japon Mari, Moğolistanlı Bayar ve Amerikalı Hattie.  Dört farklı kültürden bir yaşında dört bebek. Her biri dünyanın farklı coğrafyalarında dünyaya geliyor ve farklı yöntemlerle bütüyülüyor. Amerikalı Hattie annesiyle bebek yogası kurslarına giderken Namibyalı Ponijao inekler ve keçiler arasında doğal bir ortamda büyüyor.




Belgeselde hiçbir bebeğin hayatına müdahale edilmiyor. Bebeklerin bir yılı onların doğal ortamında film ediliyor. Hatta öyle ki kocaman tasta banyo yaparken arkadan gelen keçi tasın içinde suya dalarak bebeği rahatsız ediyor. Annesi görüp keçiyi kovalıyor. Annesi görmese kameraman dokunmayacak bile. Moğolistanlı Bayar’ın oyuncağı keçiler. Onların arasında oynuyor, ayaklarına dolanıyor.  Belgeselde bebek seslerinden başka konuşma yok. Herhangi bir sözlü mesaj verilmiyor. Bana göre verilen mesaj ise farklı kültürlerde bebekler farklı şekilde yetişiyor. Hepsi iyi ya da kötü bir şekilde büyüyor. Onların karakterlerine yön veren şey içinde yaşadıkları ve zamanla bir parçası oldukları kültür ve aileleri. Vakit bulursanız Babies filmini mutlaka izleyin.

14 Kasım 2013 Perşembe

Bebeğiniz ayak izini bu tarifle saklayın

Hamur yumuşakken ayağını bastırdığınızda böyle bir izi kolaylıkla alabilirsiniz

 Hepimiz bebeklerimiz doğduklarında bir an evvel büyümelerini isteriz. Büyümeye başladıklarında da 'Keşke hep bebek kalsadılar' sözleri hemen hemen her annenin dilindedir. Bu zamanlarda onların bebeklik fotolarına bakar, saklanan küçük kıyafetleri sever, onlardan izler ararız. Böyle zamanlarda modern annelerin imdına bebeklerin el ve ayak izlerinin saklanabileceği hamur kalıpları yetişiyor. Şimdiki anneler bebeklerinin el/ayak izlerini bu kalıplarda saklayarak odalarına asıyor. Bebek mağazalarında satılan bu kalıpların fiyatı 25 ile 55 TL arasında değişiyor. Ancak marifetli anneler evde yaptıkları hamur kalıplarıyla bebeklerinin ayak izlerini bir ücret ödemeden saklamanın yolunu buldu. Üstelik tek ihtiyacınız olan şey su, tuz ve un.

HAMUR KALIBI

1 FİNCAN UN
1 FİNCAN TUZ
YARIM FİNCAN SU


BEBEK HAMURU NASIL YAPILIR?
Hamur için gerekli malzemeleri bir kapta kulak memesi kıvamına (bu tartışılmaz bir kıvamdır:)gelinceye yoğurun. Daha sonra hamuru bir alüminyum folyo ya da streç film üzerine koyacak çok bebeğin ayak ya da el izine yetecek kadar, büyük olmayacak şekilde açın. Ardından bebeğiniz el/ayağını hamurun üzerine bastırın. Bebeğin ayağını sıkıca bastırmanıza gerek yok. Ayağını tutup hamuru ayağa bastırabilirsiniz. Ardından hamuru balkonda ya da açık bir havada kurumaya bırakın. İşte bebeğinizden size hatıra kalacak minik patilerin tarifi bu kadar kolay.



Hamur kuruduğunda ise bu şekilde kumda yürümüş bir ayak izi görünümüne kavuşuyor

İsterseniz bebek mağazalarında ve internette satılan bu hamur kalıplarıyla da ayak ve el izini saklayabilirsiniz. Ancak gerçek hamur kadar başarılı sonuçlar alınamayabiliyor

 

12 Kasım 2013 Salı

Hamile çantasının olmazsa olmazları







Heyecanla dolu o gün yaklaşırken anne adaylarını bir hazırlık telaşı sarar. Evde bebek odası, kıyafetleri ve eşyalar gibi hazırlıklar tamamlanmamış olabilir. Ancak her anne adayının en az bir ay öncesinde hazır bulundurması gereken 'hastane çantası' hamilelerin olmazsa olmazlarından. Acil bir sancı anında kapı önünde ya da araba bagajında durması gereken bu çantada bulunması gerekenlere dikkat edin.Aman bir şey atlamayın. Hem anne adayları hem de bebeğiniz için çantanızda bulunması gerekenler listesine göz atın:  


Anne adayı için

2 tane boydan gecelik ( Göğüs kısmı düğmeli ya da kolay açılabilen olmalı)
Sabahlık
5-6 adet lohusa kilodu
Emzirme sütyeni
Kağıt havlu
Diş macunu
Bir paket ped (yoğun günler ya da gece için olanlarından)
Sağlam, su geçirmeyen terlik
Makyaj yapacaksanız makyaj malzemeleri
Nemlendirici

Bebek için

 Kısa-  uzun kollu bodyler (tercihen alttan çıtçıtlı olanlar)
Hastane çıkışı - yedek kıyafet
Bir paket bebek bezi  (2-5 ya da 3-6 kiloluk yenidoğan bezleri)
Pamuk ve su ve bir kap (Yenidoğanların altını temizlerken ıslak mendil tahrişe sebep olduğundan kullanılmamalı İlk aylarda su ve pamukla temizlik tercih edilmeli)
Bebek için cam kap ve çay kaşığı (bebek ememezse kaşıkla vermen gerekirse diye)
Pudra kullanmak yok ( Pudra yerine en az yüzde 10 çinko oksit içeren pişik kremi kullan)
Bebek çarşafı ve bebek alt değiştirme bezi

4 Kasım 2013 Pazartesi

Umutlar gerçek oluyor

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Acıbadem Sağlık Grubu “Ailelerin Umut’larını gerçeğe dönüştürecek. Başlatılan sosyal sorumluluk kampanyasıyla hedef 2 bin 500 çifti tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi yapmak.
Bakanlık tarafından tespit edilecek 2 bin 500 ailenin, konaklama masrafları Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından karşılanacak, tüm tedavi giderleri ise Acıbadem Sağlık Grubu tarafından üstlenilecek.
Daha detaylı bilgi için http://www.umutlargercekoluyor.com
 

26 Ekim 2013 Cumartesi

Yaratıcı anneler, Harikalar Diyarı'nda bebekler...




Yaratıcı bir anne çocuğunun her vaktini sosyal bir aktiviteye dönüştürebilir. Uyku vakitlerini bile...
Kaliforniya'da yaşayan üç çocuk annesi sanatçı Queenie Liao, 'Bebekler uyurken rüya görür mü?' sorusundan yola çıkarak ve kendi bebeğini konu mankeni olarak kullanarak eğlenceli bir çalışmaya imza attı. Sadece çamaşır ve bez parçalarını kullanarak gerçekleştirdiği çalışmada bebeğinin gördüğü rüyaları eğlenceli bir dille tasvir etti. Liao'nun bu çalışması Wengen Harikalar Diyarı'nda adını taşıyor. Yaratıcı anne Liao'nun çalışmalarını aşağıdaki linkten bulabilirsiniz.
http://www.boredpanda.org/wengenn-in-wonderland-sioin-queenie-liao/

1 Ekim 2013 Salı





EMZİRMEYİ KOLAYLAŞTIRAN ÖNERİLER

 
Emzirme doğumun hemen sonrasında başlayan ve bebeği beslediği kadar anne ile bebeğin iletişimini güçlendiren mucizevi bir olgu. Ancak doğum sonrasında başarılı bir emzirme için bazı hazırlıklar yapmanız gerekebilir. İşte bunlardan bazıları ve başarılı emzirme için bazı ipuçları;

·         Hamileliğin 38. haftasından itibaren kıyafetler meme uçlarına değsin. Bu göğüslerin uyarılmasını ve emzirmeye hazırlamayı sağlar.

·         Göğüs uçların kuruysa E vitamini kapsülü (EVİCAP) ya da lanolin içerikli kremleri göğüslerine sür.

·         Doğumdan sonraki ilk 3 günkü süt çok önemli. Kolestrum adı veriğlen bu süt bebekler için adeta teflon görevi görür. Başığıklık sistemini güçlendirir ve bebekleri hastalıklara karşı korur. Yoğun bakıma girseniz bile ilk 3 gün sütünüzü sağın ve bebeğinizin bu yararlı sütten  faydalanmasını sağlayın.

·         İlk emzirmede başarı sağlamak mümkün olmayabilir. Emzirme tekniği bu süreçte önemli rol oynar. Bebeğin yanakları içeri giriyorsa, meme uçları açıyorsa ve ağzını şapırdatıyorsa yanlış emiyor demektir. Bebeğin aerola adı verilen göğsün koyu renkli bölümün tamamen ağzına almasını sağlayın.

·         İlk haftalarda emzirirken karnın ağrıyabilir. Rahim toparlandığı için bu ağrılar çok normal.

·         İlk günlerde başarılı emzirme yapılamadığında süt kanalları tıkanabilir. Süt kanalları tıkanmışsa sıcak suyla kompress yap. Yukarıdan aşağı doğru ov. Meme ucunu yuvarla. Kürek kemiklerine masaj yaptıt.  Eller kuru olacak. Kahverengi yerin gerisinden memeyi göğüs duvarına yapıştır,bas bırak.Yarım saat yapmanız yeterli.

·         Meme çok acıyorsa ovamıyorsan bir cam kavanozu suda kaynat. Ağız kısmını soğut memeye bastır. O şekilde süt kendiliğinden gelir.

·         Tıkalı göğüs kanalları mastit- meme iltihabına neden olur. Bu durumlarda zor da olsa bebeği emzirmenizde bir sakınca yok. Ancak kendi sağlığınız için doktora gitmeniz iyi olur. Mastit ilerlerse apseye neden olur.

·         İşe gidecekseniz önce sütünüzü sağın sonra bebeğinizi emzirin. Sonraki süt daha yağlı ve kilo yapar.

·         Bebekler dönem dönem büyüme atakları yaşar. Bu durumda üç günlük emzirme kampı yap. İşiniz sadece emzirmek olsun. Bu dönemde sadece protein al.

·         Sütü artırmak için su iç, dengeli beslen.herşey yapsan da en önemlisi emzirmek.Emzirdikçe daha çok sütün gelir.

·          Memede ödem olursa beyaz lahanayı haşlayıp koy

·          Ayva çekirdeğini 2 gün suda beklet memeye sür yara olursa

·          Yiyeceklere kimyon ekle

·         Malt içecekleri,bulgur pilavı, buğday ve keşkek sütü en çok artıran gıdalar olarak bilinir.

·          Sütten keserken birden bire kesme.Günde dört kez emiyorsa üçe indir, sonra iki, sonra bir. Memeye acı şeyler sürerek bıraktırmayı deneme.

·          Atıştırma yapan bebekler boş meme emer, bu bebeklerde gaza neden olur.

·         Gaz şikayetleri akşam saatlerinde başlar.Turuçgil,çilek bebekte gaz yapar ve pişiği tetikler. Soğanlı yiyecekler gaz yapar.

KİTAP ÖNERİSİ:   EMZİRME SANATI

 

·         Bu notlar Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde DOĞUMA HAZIRLIK EĞİTMENİ Özlem Karabulut tarafından verilen Hamile Eğitimlerinden alınan notlardır. Yardımları için kendisine çok teşekkür ederim.

 

 

30 Eylül 2013 Pazartesi

Lohusa saygı bekler!


 
Hamile, lohusa ya da hastalara nasıl davranılacağı konusunda toplumun öngördüğü belli davranış biçimleri vardır. Hastaların yanında olumsuz şeylerden bahsedilmez, özellikle hastalıkla ilgili kötü örneklerden söz edilmez, hasta ziyaretleri kısa sürer. Tüm bu kurallar yeni doğum yapanlar, yeni eve çıkan ve bebeğine uyum sağlamaya çalışan lohusalar için de geçerli. Malesef toplumumuzda eğitim seviyesi en yüksek kesim bile bu nezaket kurallarını bazen unutabiliyor.Uzun süren hastane ziyaretlerini hemşireler artık “hastamız biraz dinlendirelim” diyerek bölmek zorunda kalıyor. Bu ziyaretlerde yeni kuracağı işten detaylıca bahsedenlerden, ziyaret sırasında uzun zamandır görmediği arkadaşına rastgelenler ve uzun bir sohbete girişinler bile çıkıyor. Tüm bunlar lohusalığın ilk günlerini yaşayan ve yeni bebeği ile dünyaya uyum sağlamaya çalışan anneleri yoruyor. Zaten zor geçen lohusalığı yakınlarımız için daha da zor hale getirmemek için şu nezaket kurallarına dikkat edelim:

 

·         Ziyaretlerimizi kısa tutalım.

·         Bebek sana hiç benzemiyor gibi muhabbetlere hiç girmeyelim.

·         Olumsuz doğum örneklerinden bahsetmeyelim.

·         ‘Emzirebiliyor musun, mutlaka emzir’ gibi zorunluluklar yüklemeyelim( Herkes bebeğini emzirmek ister ancak bazılarının sütü yetersiz gelebilir bazıları da başka zorluklar yaşar. Emziremeyen daha az anne olmaz)

·         Bebeğin gözleri ne renk konusunu çok uzatmayalım. Özellikle ailesinde renkli gözlü olanların bebekleri renkli gözlü olmak zorunda gibi bir kural yok. ‘Aaaa renkli değil mi tüh’ diyerek annemizin moralini bozmayalım. Önemli olan bebeğimizin ve annemizin sağlığı olduğunu unutmayalım.

·         Lohusalık hüznü 1 hafta sürer. Bazıları bu dönemi daha ağır geçirir. Ruh sağlığı için dinlenme çok önemli. Annelerin dinlenmesine izin verelim.

·         Kilo ile ilgili anneyi rahatsız etmeyelim. Kaç kilo verdin, eski kilona dönebilecek misin gibi kadınların önemsediği muhabbetler normal zamanlarda bile insanı sinir etmeye yeterken lohusalıkta daha fazla kafaya takılabiliyor. Eşten dosttan duyulan, karnındaki kiloları vermek için beline sıkı şeyler sarma gibi şeylere inanmayalım.
 
Yeni annelere saygı gösterelim ve onların moralini yükseltecek şeylerden bahsedelim.

· Hastaneden eve yeni çıkan lohusa ilk günler bebeğine alışmak, emzirmeye alışmak ister. İlk günlerde ev ziyaretlerini kabul etmezse darılmayalım. Bu yeni annenin en doğal hakkı. Birkaç hafta izin verip anne ve bebeği onlar hazır oldukları zaman görmeye çalışalım.  

23 Eylül 2013 Pazartesi

Uyku seansları müzikle daha kolay




Bebeğiniz müzikle rahatlasın

 
Müzik ruhun gıdasıdır demiş atalarımız. Bence bu özlü sözü bebeklik döneminden başlayarak söylemişler. Bebeğime anne karnında rahatlatıcı müzikler dinletirken, dünyaya geldiğinde klasik müzikten bu kadar hoşlanacağını ve zorlu geçen uyuma seanslarını biraz da olsa rahatlatabileceğini düşünmemiştim. Tüm uzmanlar ve aldığım hamile ve bebek bakımı ile ilgili eğitimler anne karnında müzik dinlemenin rahatlatıcı etkisi olacağını söylüyordu. Ancak bunu hayata geçirebileceğimize açıkçası çok fazla inanmamıştım. İki haftalık bebeğimi ilk günlerdeki ağlama krizlerinde klasik müzikle tanıştırdığımda buna fazla tepki vermedi açıkçası. Ancak yılmayarak özellikle de uyku öncesi dönemde müziği açıp uyku sırasında da açık bıraktım. Birkaç gün sonra bebeğimin uyku süresinin uzadığına şahit olmam ‘klasik müzik inancı’mı kuvvetlendirdi. Ortalama 1.5 – 2 saat olan uyku süresi 2.5 hatta zaman zaman 3 saate kadar çıktığını söyleyebilirim (Tabi bu sürenin yeni doğan bebekler için olduğunu hatırlatmakta da fayda var)



Nasıl dinletilir?
Ben bebeğimin odasına bir CD çalar koymadım. Elektronik hiçbir aleti odasına sokmamaya özen göstermem nedeniyle odanın kapısını açık bırakarak yan odadaki CD’den dinlettim. Bunun için kitap ve CD satan mağazalarda bebeklere özel müzik CD’leri bulmanız mümkün. Ancak bu CD'lere bir servet yatırmanıza da gerek yok. Yan odaya koyacağınız bir bilgisayar üzerinden aşağıdaki linkleri tıklayarak bebeğinizi rahatlatabilirsiniz. Mozart, Bach gibi dünyaca ünlü mizisyenlerin eserleri bebeğinizde inanılmaz bir etki yaratacak. Hatta aynı etkiyi kendi üzerinizde de görebilirsiniz. Onun uyumasına ve sakinleşmesine tanık olurken kendinizi de şekerleme yaparken bulabilirsiniz. Müziğin sesine kulak verin ve zorlu geçen uykuya dalma seanslarını biraz da olsa keyifli hale getirin. İşe yaradığını göreceksiniz.
 


 

 

27 Ağustos 2013 Salı

Bebek beşiğine yatak seçimi, zor iş!




Bebeğiniz için tüm hazırlıkları yaptınız. Odası neredeyse hazır. 1 yaşına kadar giyeceği kıyafetlerden süt sağma makinenize, bebek oyun halısından ona en uygun mobilya seçimine kadar herşey tamam. Ancak malesef ufaklık bu odayı en az altı malesef kullanamayacak. Altıncı aya kadar siz onu odanızda misafir etmek durumundasınız. 9 ay karnınızda taşıdınız 6 ay odada misafir etmek zor olmasa gerek!
Bunun için odada yanınızda yatırabileceğiniz ve gece süt vermenizi de kolaylaştıracak bir beşik odanız için şart hale geldi. Beşik seçimi de en az bebek odası seçimi kadar önemli. Gerçek ahşap olanları tercih edin.  MDF ya da sunta olmamalı. Piyasadaki pek çok genç odası markasını araştırırsanız hepsinin MDF yani ahşap tozundan elde edilen bir malzeme, hatta onun daha alt kategorisi olan suntadan yapılan ürünler olduğunu anlamanız sizi şaşırtacak. Türkiye'de çok az sayıda gerçek ahşaptan bebek odası yapan yer olduğunu anlamam bu araştırmaların sonunda oldu. Örneğin 29 tane çocuk odası mağazasının bulunduğu MODOKO Mobilyacılar Sitesi'nde yüzde 100 ahşap çalışan sadece bir mağaza olması sizce de şaşırtıcı değil mi? MASKO için de durum aynı. Bunun dışında birkaç tane de fiyatları 10 bin eurolardan başlayan ithal bebek odası satan lüks mağazalarda bulabileceğiniz seçenekler var. Bu arada yerli olanlarda da fiyatların 5 bin 500 TL'den başladığını hatırlatmak isterim.
Mothercare'de satılan bu beşik ahşaptan ve 259 TL
Bebek beşiği konumuza geri dönecek olursa piyasada ahşap beşik bulmak ahşapbebek odası bulmaktan daha kolay. Beşikler daha küçük olduğu ve daha az ahşap kullanıldığı için sanırım. Örneğin Mothercare markası kayın ağacından beşikler satıyor. Aynı şekilde Masko MODOKO gibi yerlerde de bu beşikleri 500 TL'den başlayan fiyatlara bulabilirsiniz (Mothercare'de ise fiyat 259 TL)


Modoko'da satılan yuvarlak hatlı bu beşik ise
550 TL'den başlıyor






Bebek 3 cm'lik süngerde nasıl rahat eder?


Ancak iş, ahşaptan sağlıklı bir beşik almakla kalmıyor. Eğer siz de bebeği için en iyisini düşünen detaycı bir anneyseniz o beşiğin içine yenidoğan bebeğinizin en rahat edeceği bir yatak almak istiyorsunuz. Gelin görün ki yatağınızı ister bu markalardan alın isterseniz piyasadaki diğer yerli mobilyacılardan içine verdikleri yataklar beşiğe verdiğiniz paraya değmiyor. Çünkü bebeği asıl rahat hissettirecek olan şey konforlu bir yatak. Piyasada satılan beşikler için mutfağınızda bulaşık süngerinden hallice süngerler konuluyor. Bu süngerlerin kalınlıkları ise 3 santimden başlıyor. Şaka gibi. Bebek omurgasına zarar vermek için daha kötüsü düşünülemezdi. Hele de yeni doğan bir bebeğin anne karnına en yakon ortamı aradığı bir dönemde.

Lateks mi, vicso mu, pamuk mu?

Hemen başlıyorum araştırmaya. İyi bir bebek yatağı nasıl seçilir. Öencelikle internetteki tüm bilgiler kafa karışırıcı. Annelerimizin bizi büyüttüğü ve artık nesli tükenen torgancılara doldurtulan pamuklu yataklar artık tercih edilmiyor. Bunun nedeni pamuğun bir süre sonra vücudun şeklini alması yani ergonomik olmaması. Yün yatakları ise saymıyorum bile. Her ikisi de belli bir süre sonra bebeğin vücut şeklini aldığından omurgayı desteklemediği belirtiliyor. Uzmanlar da aynı görüşte. Ancak piyasada hala bir yanı yün bir yanı pamuklu yataklar satan firmalar var. Ancak buradaki fark kullanılan pamuğun sıkıştırılmış pamuk olması. Bu da yatağın şekil almasını önlüyor. (Fiyatları 350 TL'den başlıyor) Pamuk yatakların yerini bir dönem Visco yataklar almıştı. Visco pamuğa göre daha ergonomik yapısıyla tercih edilmişti. Ancak artık onun da yerini Lateks yataklar aldı. Lateks kauçuk ağacının sütünden elde edilen bir ürün. Bu süt süngerin üzerine dökülerek omurga için, özellikle de hassas bebek omurgası için en ideal yatış ortamı hazırlıyor. Ben de araştırmalarım sonunda bunu öğrendiğimde aldığım pamuk-yün yatağı - özel ölçülerle üretilmesine rağmen- değiştirilmesini talep ettim ve değiştirdim. Bunlar sadece piyasadaki markaların temsilcilerinin görüşleri. Ne kadarı doğru bilmiyoruz. Annelerimize bunu anlattığımızda "Biz sizi pamuktan yatakta yatırdık da omurganız mı bozuldu" diyorlar. Haklılar da. Ancak insan bu detayları öğrenip de hassaslık etmeden duramıyor.Seçim size kalmış.

Ölçüler standart
Beşik yatağına gelince. Piyasadaki tüm firmalar lateks, visco ya da pamuk yataklar 60*120 70*140 gibi standart ölçülerde yapılıyor. Aldığınız beşikler için 40*90 gibi standart ölçülerin çok dışında. Başlıyorsunuz teker teker yatak firmalarını aramaya ve özel ölçü yapabilir misiniz diye sormaya. Hemen hemen yarısına yakını özel ölçü  çalışıyor. Ancak gelin görün ki çalıştıkları bu yatakların kalınlıkları bebek beşiği için uygun değil. Beşikler ortalama 30- 35 santim derinliğinde. Bebek yatakları ise 12 santimden başlayarak 20 santime çıkıyor. Bu da minicik beşik içinde bebeğinizin havada yatması anlamına geliyor. Malesef ki hiçbiri yatak kalınlığına dokunamıyor. Çünkü bu kalınlıklar standart. Ayrıca yatak boyunu değiştirenler de normal bebek yatağı fiyatlarının üstüne (350 TL'den başlıyor demiştik) 100 TL'den başlayan kesme ücreti talep ediyorlar. Yani 259 TL'ye aldığınız beşiğin içindeki yatağın fiyatı astarını aşıyor.
Ha bu arada White& Soft gibi size pamuktan özel bebek yatağı üretmeyi kabul eden, (hem de bebek beşiği için uygun 5*8 santimlerde çalışmayı kabul eden) firmalar da var. Ancak bu 'el kadar' yataklar için istenen fiyat 500 TL'den başlıyor.

Gördüğünüz gibi minicik bir bebek yatağı başa böyle bir iş açabiliyor. İnternetten araştırmalara devam ettiğimde Babyfox, Bebefix gibi markaların pyun parkı yatağı denilen şilte yataklarıyla karşılaşıyorum. Umudum artıyor. Hem ölçüleri beşik ölçülerine yakın hem kalınlıkları ideal hem de fiyatları (35-40 TL'den başlıyor) Gelin görün kü onlar da poliüretan süngerden yapılıyor üstüne de yüzde 100 pamuklu kılıf geçiriliyor. Kafa karışıklığım hat safhada. Bebeğimin en azından ahşap üstünde yatmaması için şimdilik böyle bir model satın aldım.


Anne karnında gibi rahat mı?
Gelin görün kü bundan sonra neyle karşılaştım. İnternet üzerinden Marsilya'da bir devlet hastanesinde prematüre bebekler için bir pedagog tarafından geliştirilen, anne karnındaki pozisyona en uygun ortamı sağlaması nedeniyle bebeklerin gelişime olumlu katkı sağladığı iddia edilen bu nedenle 0-4 aylık normal bebekler için de üretilen özel bir bebek yatağı.

Fransa'dan ithal edilen Cocoonababy yatağının
ilk 4 ay anne karnındaki rahatlığı sağladığı iddia ediliyor
Beşik içine koymak için yine kalın 19 santim kadar. Ancak gerçekten böyle bir iddiası varsa denemeye değer mi? Cocoonababy adlı bu ürünü denemek istiyorum. Fiyatı ise prematüre bebekler için 370 TL, normal yenidoğan bebekler için olanıysa 450 TL.


Bir bebek yatağının bu kadar kafa karıltıracağı ve yaklşık bir aya yakın bir zamandır kafamı kurcalayacağı bebek sahbi olmayı düşünmeden önce tahmin edeceğiniz gibi aklımın ucundan bile geçmezdi. Hatta biri yanımda böyle bir konuşma yapsa gülerdim. Ama gelin görün ki annelik çok farklı bir duygu. Bebeğiniz için herşeyin en iyisini yapmak istiyor ve şartları zorlamayı göze alıyorsunuz. Tek düşündüğünüz onun sağlığı ve rahatı oluyor. Cennet sanırım gerçekten annelerin ayakları altında.

30 Temmuz 2013 Salı

Hamilelikte 'Kırk hafta' telefondan takip edilecek



Hamilelerin hayatını kolaylaştıran, Türkiye’nin ilk tam kapsamlı mobil hamilelik rehberi, 'Kırk Hafta' iPhone ve android akıllı telefonlar ve tabletler üzerinden kullanıcılara sunuldu. Rehber, kırk haftalık kritik hamilelik boyunca anne adaylarına hem para kazandırıyor hem zaman kazandırıyor hem de hamileliklerini kolaylaştırıyor. Sağlık, alışveriş, planlama ve takip ana başlıkları altında 500’den fazla konu başlığında, kendi içinde arama motoru sunan 'Kırk Hafta' hamilelere özel indirimleri haber veriyor, bütçeleri tutuyor, özel kampanyaları sunuyor ve tüm kullanıcılara verdiği Chicco’dan 10TL hediyeyle ilk günden tasarruf ettirmeye başlıyor.

Tam kapsamlı hamile rehberi
'Kırk Hafta', çok farklı alanlarda birçok kritik bilgiyi öğrenip karşılaştırmak için yeterince vakti olmayan hamilelere hazır çözümler sunarak zaman kazandırıyor. Hiç bir yerde bulunmayan tam kapsamlı hamile alışveriş listesi rehberle yüklü olarak geliyor. Hamilelerin henüz bilmediklerini onlar sormadan haber veren 'Kırk Hafta'da, araştırma ekibinin sunduğu bilgilerle birlikte her konu başlığı altında diğer hamilelerin de deneyimleri paylaşılıyor.

SGK'ya ne bildirmeniz gerekiyor?
SGK’ya ne bildirimi yapılması gerektiğinden, biberon seçiminin bebeğin nasıl gaz sancısı çekmesine sebep olacağına kadar yüzlerce detayı kullanıcılarına sunan rehber, burçlardan, ünlü hamilelerden de haberler vererek, hamileliği keyifli hale getiriyor. Hamileler için bebek tekme sayacı, foto arşivleme, kilo takip gibi Türkiye’de ilk kez sunulan uygulamaların da yer aldığı rehber, Karina Teknoloji tarafından 'Kırk Hafta' ismiyle Apple Store ve Google Play Store’dan lansmana özel %50 fiyat avantajıyla 5.49 TL karşılığında indirilebiliyor.

19 Temmuz 2013 Cuma

Bilinçli ebeveynler bu okulda yetişiyor

Aile ve çocuk psikologu Sinem Olcay Kademoğlu tarafından kurulan İstanbul Parenting Academy, bilinçli ve çocuğuyla etkileşim halinde ebeveyn olmak isteyenlere kapılarını açıyor. Okulda ilk defa bebeği olacak ebeveynler için 0-1 yaş grubu bebeklerin sosyal ve duygusal ihtiyaçlarını anlamaya yardımcı olacak Merhaba Bebek eğitimleri yoğun ilgi görüyor. Bu eğitimlere hamileliğin 4. ayını dolduran bayanlar ister kendileri isterlerse eşleriyle birlikte katılabiliyor.
Okulda sadece Merhaba Bebek eğitimleri de verilmiyor. Bunun yanı sıra 1-3 yaş arası çocuğunuzla sevgi ve disiplin kurmaya çalışırken size yardım olacak Çocuğumla 1-3 Yaş kursu, 3 ay ile 3 yaş arasında uyku sorunu yaşayan çocuklara sahip aileler için Uyku Eğitimleri ve bebeğinizin ya da çocuğunuzun zihinsel, sosyal, duygusal, dil ve motor beceriler bakımından gelişimine destek olacak danışmanlık eğitimleri de alabilirsiniz.

Detaylı bilgi için
http://www.istanbulparentingclass.com/


22 Mayıs 2013 Çarşamba

Haydi çocuklar yaz okuluna

BÜMED Yaz Okulları'nda çocuklar güvenli ellerde

Boğaziçi Üniversitesi Mezunları Derneği'nin (BÜMED) Çocuk Şenliği 26 Mayıs Pazar Günü BÜMED üst bahçe de gerçekleşecek.bU YIL 12'ncisi düzenlenecek etkinlik yine şenlik havasında geçecek. Boğaziçili anne babalar çocuklarının yetenek ve ihtiyaçlarına yönelik en uygun yaz okulunu seçme fırsatını bulurken, çocuklar da etkinlik kapsamındaki eğlencenin ve atölye masalarının keyfini çıkartabilecek.

Bilgi için http://www.bumed.org.tr
Tel: 0212 359 58 16